Piff... Uykucu!
Merhaba
kızlar! Ben sporun her çeşidini çok severim ama bunun yanında fiziksel
dayanıklığa bağlı yarışmalara katılmakdan daha çok keyif alırım.
Benim sevgili Piff’imin tek kazandığı yarış ne mi? Tabiki... Uzun esneme...
Piff, perilerin içinde en küçük ama en sevimli olanıdır!
En
çok nasıl vakit geçirmekten mi hoşlanır? Uyuyarak! Süzgün mavi gözleri
vardır...Ama ne yazık ki, çoğunlukla kapalıdır. Uykusuda, pek uzundur.
Uyandığı zaman şapkası gözlerinin üzerindedir. E o zaman ne yapar?
Tabiki birtakım iyi periler (onun çoğu zaman adı da Layla olur...)
bazı güzel ninnilerle tekrar uyumasına yardım edene kadar, umutsuzca
ağlar. Peki bu olay nasıl mı sonuçlanır? Piff’in benim uzun saçlarıma
sıkı sıkı, şevkat ve sevgi dolu sarılarak deliksiz uyumamızla...
Kendisi
benim için tamamen bulunmaz bir hazinedir. Çünkü, ben karanlıktan çok
korkarım ve onunla bu korkumu ve güvensizliğimi aşarım! Uyandığı
zamanda bana, derin ve anlamlı rüyalarını hediye eder.İşte bu yüzden
birçok kötülük Morfeo’nun kollarından kayıp gider. İyi uykular, kötü
canavarlar!!! Piff’i uzun zamandan beri tanırım ve birlikte bir
sürü macera yaşamışızdır, bazıları güzel, bazıları....olduça fena,
mesela, Lord Darkar ile yüz yüze geldiğimiz an gibi! Düşüncesi bile
tüyler ürpertici! Ama rüyalar ve bilinmeyenler , bizim aramızdaki
ilişkiye çok güzel bir yön verip, şekillendirdi: mesela yalnızca ben
onun dilinden anlıyorum....çok komik değil mi? Hah, bu arada çok merak
ediyorum: hiç onu tepetaklak gördünüz mü? Zavallıcık, çünkü başı
ağrıyor! Eh işte o zaman ne mi yapıyor? Hemen kafasını çantasına yada
yastığına koyuyor. Bu arada benim tatlı Piff’im köpekleri çok sever. Bu
önemli konuyu çok yakın zamanda onunla tekrar konuşacağız. Tabi yeteri
kadar uyanık kalabilirse!
bu uyurken
bu da uyanıkken